Sanatsal Matematik: Bir Biyografi
H. Kemal İlter
Bu e-posta adresini spambotlara karşı korumak için JavaScript desteğini açmalısınız
Başkent Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
ELYAD – DAL Araştırma Laboratuvarları
www.elyadal.org
Sanatı, sanatçının evreni betimlemesi olarak gören birçok kişi için; bilimin de, bilim insanının evreni betimlemesi olarak ele alınması, doğal bir düşünce yapısı olarak karşımıza çıkmaktadır. Sanatçının araçları ile bilim insanının araçları arasındaki farklar, çoğu durumda bu betimlemeleri değiştirmemektedir. Ancak çok az insan her ikisini de etkili ve yeterli derecede kullanabilir olmuştur. Matematiğin; topoloji, permütasyon teorisi, geometri, stereometri gibi özel alt dalları ile uygulanması son derece zor olan çeşitli baskı tekniklerini kullanarak ortaya çıkardığı eserlerinde, evrene bakış açısını izleyebildiğimiz nadir sanatçılardan olan M. C. Escher, baskı ressamları ve özellikle matematikçiler için bir ekoldür.
Hollandalı sanatçı Maurits Cornelis Escher (1898-1972); teknik ressam, kitap ressamı, duvar kilimi tasarımcısı ve duvar ressamıydı, fakat her zaman öncelikli işi baskı1 ressamlığı oldu. Leeuwarden-Hollanda’da inşaat mühendisi bir babanın oğlu olarak dünyaya geldi, çocukluğunun büyük kısmını Arnhem’de geçirdi.
Birçok kişi tarafından “matematik kafası” olan bir çocuk olarak görülmesine rağmen, bu özelliği, eğitimi sırasında hiçbir zaman ortaya çıkmadı. Bu konudaki yorumu ise şu şekilde olmuştur2:
“Arnhem’deki lisede, sayılar ve harflerle yapılan işlemlerde, bugün de olduğu gibi, çok zorlandığımdan dolayı aritmetik ve cebir derslerinde çok zayıftım. Daha sonra, stereometri3 [katı geometrisi] benim yaratıcı düşünce yapımı ortaya çıkarmak için bir fırsat oldu; fakat okulda bu konuda hiçbir zaman iyi olamamıştım. Hayatımız, böyle ilginç dönüm noktalarıyla şekilleniyor.”